Tarihte Frigyalılar döneminden günümüze Anadolu’da üretime öncülük eden, UNESCO tarafından 2013 yılında Türk Dünyası’nın Kültür Başkenti kabul edilen, Lületaşı ve şifalı suların şehri Eskişehir…
Külliyeler ve evleri gezerken tarih içinde yolculuk edeceğiniz, şehrin ilk yerleşim yeri Odunpazarı. Rivayete göre, Eskişehir’e yerleşmeye gelen ilk insanlar bir tane Odunpazarı’na, bir tane de Porsuk Çayı’ının oraya Adalar Bölgesi’ne koyun ciğeri asarlar. Odunpazarı’ na asılan ciğerin daha geç bozulduğu görülünce şehrin ilk yerleşim yeri olur size Odunpazarı.
En önemli yapılar arasında olan Kurşunlu Camii ve Külliyesi, Kurtuluş Savaşı sırasında Atatürk’ü misafir etmiş Yeşil Efendi Osmanlı Evi’ni Eskişehir’e kadar gelip görmemek olmaz. Müzeler yönünden zengin şehirde başlıca müzeleri ise; Cumhuriyet’in kuruluşunu yaşatan Cumhuriyet Müzesi, Eskişehir’in sembolü lüle taşının işlenip sanata dönüşünü sergileyen Kültür Müzesi, yerli ve yabancı sanatçıların kendi atölyelerinde yapıp bağışladıkları cam sanatının eşsiz eserlerinin sergilendiği Çağdaş Cam Sanatları Müzesi, son zamanlarda çok ilgi gören, dünyanın pek çok ülkesinde bulunan “Madam Tussaud” Müzesi’nin Türkiye’deki ilk örneği olan Balmumu Müzesi.
Eskişehir’de deniz yok demeyin!
Nasıl demeyin hiç… Baya baya Eskişehirliler Kentpark içine yapılan havuzların kenarına deniz kumu dökülerek oluşturulan 300.000 m2 lik alana sahip yapay plajlarda havuz değil deniz keyfi sürüyor. Dememiz o ki Eskişehir’de sanat, kültür, aktivite ne isterseniz elinizin altında… Her yaş grubuna hitap eden yaşayan bir şehir… her yaş grubu demişken özellikle çocukların hayal dünyası ve ufuklarını genişleten Eskişehir’in en büyük parkı Bilim, Kültür ve Sanat Parkı’nı hatırlatmadan geçmeyelim.
Park içinde yok yok! Göletler, Türkiye’nin önde gelen sanat ve kültür eserlerinin minyatürleri, Amerika’nın keşfedildiği Santa Maria gemisinin kopyası, su altı dünyasının gizemi ve nostalji trenlerinde seyahat gibi hayal dünyanızı zorlayacak birçok sürpriz yalnız çocukları değil büyükleri de kendi içine çekiyor. Burada ailecek geçireceğiniz keyifli bir günün ardından kendinize porsuk çayı etrafında bulunan kafelerden birinde çay söylemeyi, yanında da bi şey olsun derseniz meşhur çiğ böreğinden söylemeyi unutmayın!